Mutsuz insan dolu etrafta. Ayağında, kalbinde, beyninde nasırlaşmış acılar, dokundukça yanan. Şükretmekten başka çaresinin olmadığını söylediğimde, neye şükredeceğini soran.

Allah'ın insanı şükretmesi için nimetiyle tanıştırdığına inanırım. Nimet içinde şükretmeyenler, o nimetler alınınca başlar şükretmeye. Bir miktar acı, bir miktar zorluk herkese lazım, bir merdiven olması lazım insana tırmanacak. Zirvelerde oturup mutluluğun keyfine varamazsın.

Her akşam ölmeden önce nefsimi hesaba çektiğimde şükredecek yedi şey arıyorum. O gün olmuş. Arabamın lastiği patlamadı, kardeşimi gördüm ve morali iyiydi, oğlum iyi uyudu, uğraştığım probleme dair yeni bir algoritma geliştirdim, sular akıyor, iki güzel yazı okudum, karımın yemekleri yine çok iyiydi. Beş dakika bile sürmüyor ve durduk yere gün daha güzel oluyor.

Buna başlayalı her daim şikayet eden insanlardan da uzaklaşmaya başladım. Dert sahibi olmadığımdan değil, şikayetin derde bir faydası olmadığından. Nefes alan insanın şikayeti için utanacak bir sebebi vardır. Hamd olsun.

[İslam ve Teslim]