Mecburi özgürlük tanınmış kimisine. Uyumsuzluğun getirdiği özgürlük. Makinede uyacağı bir yer bulamadığı için özgür kalmış ve özgürlüğün kendisiyle avunmaya çalışıyor. İçeriğiyle değil, verdiği imkanlarla ürettiğiyle değil, bizatihi özgürlükle.

Ne yapıyorsun? Düşüncelerime kişilik bağışlıyorum. Onların beynimde sönüp giden elektron bulutlarından öte, bir cam ekranı boyayan elektronlar olmasına imkan veriyorum. Onlara müstakil bir varlık bağışlıyorum. Allah'ın insanlara müstakil varlık bağışladığı gibi ben de düşüncelerime varlık bağışlıyorum. Bir defa varolduktan sonra onlara karışmıyorum, düşüncelerim üzerindeki külli irademi, onların cüzi iradeleriyle tefsir ediyorum. Bırakıyorum, özgürce sayfalarda, okuyanların zihinlerinde yer bulsunlar. Bulabilirlerse.

Zihnimin hepsi bir makineyse, özgür bıraktığım düşünceler de ona uymayanlar oluyor. Uyumsuzluğun getirdiği özgürlük sayesinde varolan düşünceler.