{{< youtube ne6ZFQRF9_c >}}

Bu tartışmayı Nisan'da seyretmiştim. Bu Türkçe altyazılı halini görünce aldığım notları paylaşmak aklıma geldi.

  • Tartışmanın başında Peterson, Komünist Manifesto'ya eleştiri getirerek başladı. Tek tek, aklındaki soruları, Manifesto'nun ikili yapısını, basitliklerini eleştirdi. Biraz straw man argümanı çünkü zaten Manifesto öyle kimsenin çok sahiplendiği, entelektüel olarak arkasında durduğu bir metin değil. Daha çok reklam veya broşür gibi bir metin.

  • Zizek de bunu ikrar etti. Bu ilginç. Adamın Marx'la ilgili bir tarafgirliği yok. Aslında kendi felsefesini kurmuş ama tutunmak için, solculara pazarlamak için Marx'ın adını kullanmış gibi duruyor. Bu da ilginç geldi bana. Allah affetsin.

  • Türkiye'de üretilen her ideolojinin bir şekilde Atatürk'ün adına ihtiyaç duyduğu gibi, Slovenya'da da Marx'a dayanmak gerekiyor sanırım.

  • "Ben aslında Hegelciyim" gibi bir şey söyledi. Aslında Hegelcisin ama nedense tarihi materyalist okumaya çalışıyorsun, idealist değil.

  • Zizek'in teorisi veya söylediklerinin nihayetinde "şöyle bir haber var, böyle bir haber var" dan ileriye gitmiyor olması kötü. İnsicamlı bir fikir yok ortada, dünyaya cevap verecek bir şey yok. "Ben pesimistim" deyince geçip gidiyor.

  • Peterson da Kapitalizm'in arkasında durmadı ama zaten adamın derdi Kapitalizm değil.

  • Zizek "mutluluk bir şeylerin, büyük bir hedefin yan ürünüdür" diyor. Bu doğru. Bunu 2000 senedir söylüyorlar zaten.